Boğaza Nazır
Sanatçı Patrizia Bach “Tarih Belleği İstanbul”u karış karış dolaşıyor ve eski resimlerden ilham alıyor.
Patrizia Bach ne zaman İstanbul’u dolaşsa, İstanbulluların hitabıyla karşılaşıyor. Çizer Bach, bu durumda ne iş yaptığını; yani eski fotoğrafların yönlendirmesiyle şehri yaya olarak nasıl incelediğini açıklamaya çalışıyor. Yürümek ve mahallere doğru gitmek, onun için bir inceleme çalışması ve sanatsal projelerine yönelik alan araştırmasının bir parçası.
2014 ve 2015 yıllarında Alman Akademik Değişim Servisi DAAD‘nin verdiği bir görsel sanatlar bursuyla, projesinin ilk ön çalışmalarını gerçekleştirmek üzere İstanbul’da bulundu. Bach, esinlendiği fotoğrafları, “eskici” diye tanımlanan eski eşya satıcılarından satın aldı. Eskiden kalma fotoğraflara daha okul çağlarında ilgi duyduğunu söylüyor, Berlin ve İstanbul’da serbest sanat ve görsel iletişim yükseköğrenimi yapan, Münih doğumlu Bach.
“Tarih Belleği” İstanbul adını taşıyan projesine başladı başlayalı Patrizia Bach hep bu kentteydi ve bu süre içerisinde yaya olarak yaklaşık 500 kilometre yol katetti. Sanatçı şimdiye kadar 46 kent gezisini, -daha sonra çizimlerinin oluştuğu- fotoğraflar ve notlarla belgeselleştirdi. Tarabya Kültür Akademisi bursiyeri olarak 2021 yılının Şubat-Ekim ayları arasında yine aynı şeyi yapıyor ve birkaç tur daha planladı. Pandemi esnasında Berlin’den Tarabya’ya gelmeyi bir “ferahlama” olarak hissetmiş. “Burada çok ayrıcalıklı yaşıyoruz, Boğaz manzarası, alana ait koca bir orman” sözleriyle hayranlığını dile getiriyor.
Pandemi nedeniyle ilk başlarda diğer bursiyerlerle ne içeride, ne de dışarıda buluşabilmiş. “Düzenli salı buluşmaları dijital ortamda ve mümkün olduğunca bahçede yapılıyordu” diye anlatıyor. Kültür akademisindeki tenhalığın, pandemi ve hengâmeden uzak, yoğunlaşmak için mükemmel olduğunu söylüyor.
Bach, İstanbul’da 2014 - 2016 yılları arasında Walter Benjamin’in “Tarih Kavramı Üzerine Tezler”ine ilişkin “Vergangenheit, in jedem ihrer Momente zitierbar (Geçmiş, Her Anıyla Zikredilebilir)” başlıklı disiplinlerarası sergi projesini başlattı. Bunun için Türk ve Alman sanatçıları, bu kenti Benjamin’in metniyle birlikte gezmeye çağırdı. Bu projeyi şimdi yukarıda anlatıldığı şekilde sürdürüyor. 1940 yılında Nazilerden kaçışı esnasında yaşamına kıyan Alman-Yahudi filozof Benjamin, uzun zamandan beri onun ilgisini özel bir biçimde çekiyor. O, Benjamin’i görsel olarak okuyor: 2014’te Patrizia Bach, Walter Benjamin’in Passagen-Werk adlı eserini dijital formatta yeniden yayımladı ve 2018’de “Passagen-Arbeit” (Pasaj Çalışması) başlığını taşıyan, buna ait kendi eserini yayımladı.
