“Eşit konumda partnerler olarak dini temsilciler”
Barış için çalışma: Alman Dışişleri Bakanlığında danışmanlık yapan Rahip Nikodemus, dinlerin etki sebeplerini ve siyasette bunun nasıl yararlı kılınabileceğini açıklıyor.
Sayın Rahip Nikodemus, siz 2018’den beri Dışişleri Bakanlığında “Din ve Dış Politika” departmanında görev yapıyorsunuz. Aslında siz Kudüs’te bir Benedikt Kilisesinde keşişsiniz. Sizi Berlin’e getiren ne oldu?
Belirttiğiniz departmanın öncesinde “Dinlerin Barış Sorumluluğu” çalışma grubu vardı. Bu grup 2017 ve 2018 yıllarında din alanındaki aktörleri buluşturan büyük toplantılar yaptı, bu toplantılara benim de katılma imkanım olmuştu. Bu nedenle Alman Dışişleri Bakanlığı, özellikle de Kültür ve İletişim Departmanı benim alandaki uzmanlığımı biliyordu.
Benedikt rahibi olarak tarikatın cüppesini de giyiyor musunuz?
Evet; bu şekilde diplomatlarla rahatça sohbet ortamı oluşuyor. Dışişlerinde bir keşiş olarak ne yaptığımı ve yeni departmanın nasıl çalıştığını merak ediyorlar. Böylece bir dış politika faktörü olarak din konusunda duyarlılık gelişiyor.
Dışişleri Bakanlığının din konusuyla ilgilenmesi ilk bakışta şaşırtıcı …
Din konusu 11 Eylül 2001 saldırısından beri güçlü biçimde gündeme oturdu; ne var ki “dinlerin çatışma körükleyici” tarafıyla. Sonrasında dinler kurban pozisyonuyla gündeme geldiler, buna örnek olarak zulüm gören Yezidiler, Rohingyalar, Orta Doğu’da Hıristiyanlar, anti Semitizm, İslamofobi sayılabilir. Uzun süre boyunca “din” ve “sorun” kavramları tek kalemde dile geldi. “Dinlerin Barış Sorumluluğu” çalışma grubu dinlerin barış potansiyellerine dikkat çekti. Buradaki amaç, dini aktörleri barış eğitiminde, aracılıkta ve medya etkisinde eşit konumdaki partnerler olarak dikkate almaktı, bu amaç bugün de devam ediyor. Şimdi bir adım daha ilerideyiz: Yeni departman, insanlığın ve gezegenimizin geleceğini ilgilendiren önemli tüm toplumsal konularda din temsilcileriyle diyalog arayışında, zira dini temsilciler, çoğaltıcılık konumlarıyla önemli rol oynayabiliyor.
Din alanındaki aktörler neden bu kadar önemli muhataplar?
Almanya’da din konusuna daha ziyade eleştirel yaklaşım söz konusu. Dünya genelinde durum farklı görünüyor: Dünya nüfusunun yüzde 84’ü bir dine mensup. Pek çok ülkede insanlar siyasetçilerden ziyade dini temsilcilere güveniyor. Örneğin Zimbabve’de insanların sadece beşte biri siyasete güvendiğini belirtiyor. Buna karşılık kiliseye, çoğunluğu Hıristiyan olan halk büyük güven gösteriyor. Dini temsilciler belki de günümüzün en uluslar ötesi aktörleri. Dinler ülke sınırlara gelip orda durmuyorlar.
Dışişleri Bakanlığı “Religions for Peace” organizasyonun Lindau’da yapacağı dünya ölçeğindeki büyük toplantının hazırlıklarını destekliyor. Bu buluşmadan sizin beklentiniz ne?
Buluşmanın kendisi tek başına güçlü bir tavır alma. 100’den fazla ülkeden 900’den fazla dini temsilci 19-23 Ağustos tarihlerinde Lindau’da bir araya gelecek. Katılımcıların üçte birinden fazlası kadınlar ve genç dindarlar. Ön toplantılarda aralarında bağlantılar kurarak ağ oluşturuyorlar, ama panellerde de konuşmalar yapıyorlar, böylece sesleri önemli konumdakilere ulaşıyor. Kadınlar ve gençler dünyaya ve dine farklı bir gözle bakıyorlar, ama tartışmalarda çoğu zaman kenarda bırakılıyorlar. Burada bir telafi ihtiyacı var.
1978 doğumlu Rahip Dr. Nikodemus Schnabel bir sanatçı aileden geliyor ve erken yaşlarda farklı kültür ve dinlerle temas etmiş. Stuttgart’ta doğan din adamı Fulda, Kudüs, Münih, Münster ve Viyana’da öğrenim görmüş. 2003’te, Kudüs’te Siyon Dağı‘nda bulunan Almanca konuşan Benediktlere ait Dormitio Kilisesine girdi ve 2016-2018 arasında buranın yöneticiliğini yaptı.
You would like to receive regular information about Germany?
Subscribe here: