Dünya mirasını korumak

Mechtild Rössler kültür ve politikanın kimi zaman sıkı bir şekilde iç içe geçebildiğini iyi biliyor. Bunun için Suriye, Irak, Libya ya da Yemen gibi kültürel varlıkların, savaş stratejisinin bir parçası olarak hunharca yok edildiği yerlere bakması yeterli. İslamcılar 2015’te Suriye’deki Palmira antik ketindeki yaklaşık 2000 yıllık anıtları ve tapınakları havaya uçurdu. UNESCO Dünya Mirası Merkezi’nin yeni direktörü olan Rössler bu durumun “insanlığın beşiğini” tehlikeye attığını dile getiriyor. Bu yüzden en önemli görevlerinden birinin “tarihimizin, kimliğimizin ve geleceğimizin bu çok önemli parçası”nı gelecek kuşaklara aktarabilmek için, krizler dolayısıyla tehdit altındaki kültürel mirasın daha iyi korunması olarak görüyor. 56 yaşındaki Rössler gelecek kuşakların “bu mirası görebilme hakkı”na sahip olduğunu söylüyor.

Mechtild Rössler işinde çok az sayıda insanın sahip olduğu tecrübeye sahip. Büyük kısmı, 2015 Eylülünden beri başında olduğu Dünya Mirası Merkezi için olmak üzere uzun yıllardır UNESCO için çalışıyor. UNESCO’ya girişiyse bir araştırma için Paris’te bulunması dolayısıyla “tesadüfen” olmuş. Aslında iki yıllığına planlanan bu çalışma süreci onun kendini adayan çalışmalarıyla 25 yıla dönüşmüş. Jeoloji alanında doktorası olan Mechtild Rössler büyük bir öneme sahip olduğunu düşündüğü işinden hala zevk alıyor. Rössler’in günümüzde 163 ülkedeki 1031 doğal ve kültürel mirasın korunmasının “insanın aklına gelebilecek en güzel görevlerden biri” olduğunu dile getirmesi de bu yaklaşımına denk düşüyor.

MECHTILD RÖSSLER

Paris’teki UNESCO Dünya Mirası 
Merkezi’nin direktörü