“Almanya benim gözümde bir mucize”

Simon Anholt “Nation Branding” kavramını ortaya attı. Ama Britanyalı antropolog ve eski siyaset danışmanı bugün kavramın pek çok durumdaki kullanış biçimine öfkeleniyor; sanki bir ülkenin imajı bir üründeki gibi pazarlama yöntemleriyle değiştirilebilirmiş gibi. Oysa onun geliştirdiği Anholt-GfK Nation Brands Index bunun böyle olmadığını gösteriyor.

Sayın Anholt, son Nation Brands Index’te Almanya birinci sırayı aldı. Bunun sebepleri neydir?
Tek bir sebebi  var: ABD 7. sıraya düştü. Almanya ise, ABD ne zaman geçici olarak antipatik bulunsa en çok beğenilen ülke oluyor.

Ama Nation Brands Index başka birçok unsuru dikkate alıyor.
Ama sıklıkla değişkenlik gösteren tek etken bu. Bir ülkenin kültürü, coğrafyası ve insanları hakkındaki algı yıldan yıla değişmez. İmajı düzenli olarak değişen tek ülke ABD, zira dünyanın genelinde insanların kafa yorduğu tek ülke burası. Endekste başka hiçbir ülke ile algı böyle oynak değil.
 

Bu şaşırtıcı, zira bugün Almanya’nın içinde bulunduğu evrede de, daha önce belirgin olan şeyler sorgulanıyor, özellikle de uluslararası partnerleriyle bağlantılı olarak.
Gerçekten de Almanya ve Avrupa tarihinde ilginç bir an bu; önceki yüzyıllardakinden farklı olarak ABD çok yönlü ilişkilerde artık ahlaki oryantasyonu sunmadığı için büyük bir boşluk oluştu. Dolayısıyla devreye başka bir ülkenin girmesi ve “Bir başkası yapmadığından, çok yönlü ilişkiler ve işbirliğinin gereği olarak uluslararası topluma biz kılavuzluk etmeliyiz” demesi gerekiyor.

Peki bu ülke Almanya olabilir mi?
Bu ülke Almanya olmak durumunda; zira Nation Brands Index’in tepesinde yer alıyor. Başka hiçbir ülke bu kadar geniş bir onaya mazhar değil. Almanya’nın şimdi küresel sorumlulukları var.

Almanya’ya sizin bireysel bakışınız nasıl?
Almanya benim gözümde bir mucize. 1945’ten sonra dünyanın belki de en çok nefret edilen ülkesiyken şimdi en sevilen ülkesi olma yönünde gelişme gösterdi. Almanya dünyanın, kültürel koordinat sistemini gözden geçirmesini sağladı.

© www.deutschland.de