Memleketin değeri

Profesör Allmendinger, siz kültürel miras araştırmasında Almanların neye değer verdiğini ve kuşaktan kuşağa nelerin aktarılmak istendiğini incelediniz. Bu çerçevede bakınca “memleket” ne kadar önemli?

Almanya’da insanların büyük çoğunluğu için “biz duygusu” çok önemli. Bu “biz” başkalarıyla etkileşimi, güven duygusunu ve dayanışmayı simgeliyor. Memleket de bu listede çok yukarılarda yerini buluyor. “Biz” denilen şeyle sıkı bağlantısı olan bir kavram bu.

“Memleket”in pek çok boyutu var. Kavramın hangi yönüyle bağlantılı en çok?

Araştırmamızda memleket kavramının 15 ayrı tasavvur halini ele aldık. En güçlü boyutu huzur duygusunu içeren kavramlaştırma biçimi çıktı. Ankete katılanların büyük çoğunluğu memleketi, kendini ait ve güvende hissettiği, ailenin yaşadığı, halihazırda ikamet ettiği ve dostlarının bulunduğu yer olarak görüyor. Bunun devamında coğrafi-ulusal bir etken olarak da görülüyor. Bu boyutu önemseyen katılımcılar memleketi Almanya olarak veya kendi dillerinin konuşulduğu yer olarak veya bir arazi veya ev sahibi oldukları yer olarak belirtiyorlar. Üçüncü bir etken de ortak kültür ve din.

Siz de maslek yaşamınız boyunca dünyanın farklı yerlerinde yaşadınız. Memleket duygusunu nerede hissettiniz, memleket özlemini neresi için yaşadınız?

En önemlisi dünyayı kendi isteğimle rahatça dolaşmış olmamdı. Mecburiyetim yoktu, beni zorlayan şeyler yoktu. Bu nedenle içimde pek çok memleketi taşıyabiliyorum. Elbette arada ben de kendimi memleketsiz ve yalnız hissediyorum. O zaman kişilerin ve yerlerin yakınılığını arıyorum. Ama yeni memleketler de ancak böyle bulunuyor. O çok sayıdaki eski memleketlerim olmasa yenisini arama cesaretini de gösteremezdim ve bu imkanı bulamazdım.

Sosyolog Prof. Dr. Jutta Allmendinger, Berlin Sosyal Araştırmalar Bilim Merkezinin (WZB) başkanı.

Söyleşi: Martin Orth

© www.deutschland.de

You would like to receive regular information about Germany? Subscribe here: