Dil birleştirir ve kapıları açar
Alman Dil Günü 9 Eylül 2023 tarihinde dilin önemli toplumsal rolü hakkında hassasiyet oluşturmayı amaçlıyor.
Tüm dünyada hiç olmadığı kadar çok insan Almanca öğreniyor. Dışişleri Bakanlığı, Alman Akademik Değişim Servisi (DAAD), Goethe Enstitüsü ile Yurt Dışı Okullar Merkezi Ajansı’nın birlikte oluşturduğu “Netzwerk Deutsch” 2020 yılında yaptığı en son, büyük çaplı araştırmasında 15,4 Milyon sayısına ulaşmış. Özellikle Afrika ve Asya’da Almanca önem kazanıyor. Almanca dersi veren okul sayısı 2015 yılında 95.000’den yaklaşık 106.000 okula ulaştı. Artışın bir nedeni de uzmanların dil kalifikasyonunun öneminin artması.
Almanca hızlı değişiyor
İnsanların neler öğrendiği ve netice itibariyle Alman dilinde nasıl anlaşabildikleri, dilin kendisinin de nasıl geliştiğine bağlı. Kelime anlamları ve gramer sürekli değişime maruz kalıyor, dil kullanımına yabancı kelimeler katılıyor, lehçeler yaşa özgü ya da bölgesel dil kodları günlük kullanımı belirliyor. Almanca Dil Derneği (VDS)’nin basın sözcüsü Dorota Wilke “Gerçi bu hep böyleydi ama değişimin hızı çok arttı” diyor. “Bu nedenle dil camiası olarak şu veya bu gelişmenin aslında mantıklı olup olmadığı üzerinde uzlaşması önem taşıyor.”
Alman dili gününde oturumlar ve sergiler
VDS 2001 yılından bu yana “Alman Dil Günü”nü düzenliyor. Derneğin Almanya çapına yayılmış bölgesel oluşumları dil gelişiminin güncel durumu hakkında bilgi veriyor ve örneğin ingilizceleşmenin veya cinsiyete duyarlı dil kullanımının neden olduğu değişim dinamiklerini yansıtıyor. Çeşitli yerlerde dil destekçileri oturumlar, sergiler ve ödül törenleri düzenliyor. Burada şivelerin yanında “Kiezdeutsch” denilen kırık Almanca, belirli meslek gruplarının ihtisas jargonu, resmi Almanca veya Medya dili ele alınıyor. VDS uluslararası çapta da aktif ve Almanca diline olan ilgiyi destekliyor.
Önemli hedef grup: Genç jenerasyon
Wilke Alman Dil Günü’nün ana hedeflerinden biri olarak dilin iletişim aracı olarak hayati rolü için bilincin keskinleştirilmesi olarak açıklıyor. Bunun özellikle genç nesil tarafından çok tabii görülmediğini belirtiyor. “Kendini kendi grubunda iyi ifade edebilmek yeterli değil, insan yabancı insanlar karşısında da kendini iyi ifade edebilmeli” diye tezini güçlendiriyor. “Dünyada başının çaresine bakmak isteyenler dile hakim olmalıdır. Dil birleştirir ve kapıları açar.”