Parlak Fikirler
Yapay Zekâ, Almanya'da çok sayıda araştırma projesine hızkazandırıyor. Size üç ilginç fikri tanıtıyoruz.
Yaygın bir küresel hastalıkla mücadele
Almanya menşeli bu araştırma projesi, yapay zekâ (YZ) yardımıyla yaygın bir küresel hastalıkla mücadeleye katkıda bulunabilir. Kalp ve damar hastalıkları, “Aterotromboz ve Bireye Ayarlı Tıp Grubu”nun (curATime) çalışmalarının odak noktasında yer alıyor. Araştırmacılar öncelikle, örneğin kalp krizlerine yol açabilen arterlerdeki iltihaplanma ile ilgileniyorlar. Mainz Üniversitesi Tıp Merkezi'nde devasa miktarda veri, yapay zekâ ile analiz ediliyor. Araştırmacılar, yapay zekâ güdümlü biyobelirteç araştırmasını immünolojik çözümlerle birleştiriyor ve böylece kişiye ayarlı tedavi ve önleyici konseptler geliştiriyor.
Dieses YouTube-Video kann in einem neuen Tab abgespielt werden
YouTube öffnenÜçüncü taraf içeriği
İçeriği gömmek için etkinliğiniz hakkında veri toplayabilen YouTube kullanıyoruz. Lütfen ayrıntıları kontrol et ve bu içeriği görmek için hizmeti kabul et.
Rıza formunu açBu grupta, Mainz Johannes Gutenberg Üniversitesi'nden bilim insanları, BioNTech'in kurucuları Uğur Şahin ve Özlem Türeci'nin Tron adlı şirketine ve Alman Yapay Zekâ Araştırma Merkezi'ne mensup meslektaşları ile birlikte çalışıyor.
Sanatsal Zekâ
Bilgisayarlar metinlerin yardımıyla görmeyi öğreniyor. Münih Ludwig Maximilians Üniversitesi Yapay Zekâ ve Kültürel Analiz Kürsüsü'nde profesör olan Björn Ommer liderliğindeki araştırmacılar bu vizyona sahipler. Ommer, ekibiyle birlikte “Stabil Difüzyon” adlı yeni bir YZ modeli geliştirdi. Bu model, hem de yüksek performanslı bir bilgisayar olmadan, sadece geleneksel bir grafik kartıyla bir metni saniyeler içinde görüntülere dönüştürüyor. Araştırmacılar, YZ tabanlı böyle bir aracın gelecekte yaratıcı görüntüler elde etme olanaklarını genişletebileceğini düşünüyorlar.
Deprem Uyarısı
Erken deprem uyarısı birçok insanın hayatını kurtarabilir. Frankfurt İleri Araştırmalar Enstitüsü'ndeki [Institute for Advanced Studies (FIAS)] araştırmacılar şimdi, özellikle dünyanın daha az gelişmiş bölgelerine yardımcı olabilecek daha hızlı ve daha kesin deprem uyarıları için bir yöntem geliştirdiler. YZ destekli bu model, erken birincil dalga adı verilen dalgaların analizine dayanıyor. Arka plan titreşimlerini ayırt edebiliyor ve hatta ardından gelecek depremin büyüklüğünü tahmin edebiliyor. “Şu ana kadar, güvenilir bir tahmin için bir ölçüm istasyonları ağı gerekiyor” diyen yayınlanmış iki eserin ilk yazarı Megha Chakraborty, yeni modelde ise yaklaşık 350 kilometre mesafedeki depremlerden uyarmak için bir istasyonun yeterli olduğunu belirtiyor.
You would like to receive regular information about Germany? Subscribe here:
