Koalisyonun dağılması
Almanya’da erken seçim konusu gündemde. Koalisyon neden sonlandı ve sonrasında neler olacak?
Federal Şansölye Olaf Scholz’un Maliye Bakanı Christian Lindner’ı 6 Kasım akşamı görevden alması ne anlama geliyor?
Bu gelişmeyle, SPD, Birlik 90/Yeşiller ve FPD’den oluşan “Trafik ışığı koalisyonu” üç yıl sonra sona erdi. İktidardaki partiler, bütçe ve ekonomi politikaları konularıyla ilgili bir tartışmada anlaşmaya varamadı. Scholz, 6 Kasım akşamı yaptığı bir açıklamada, Maliye Bakanı ve FPD Genel Başkanı Christian Lindner’a olan güveninin kırıldığını belirtti. Scholz, Lindner’ın görevden alınmasının, “ülkenin zarar görmesini önlemek için” gerekli hale geldiğini söyledi.
23 Şubat 2025’te yapılacak Federal Meclis seçimlerine ve devamında yeni seçilen parlamento tarafından yeni bir şansölye seçimine kadar ülkeyi artık Şansölye Scholz yönetimindeki SPD ve Yeşiller koalisyonu yönetecek.
Tartışmanın konusu neydi?
Konu öncelikli olarak, Scholz’un bütçe durumunun izin verdiğinden daha fazla finansal hareket alanı kullanmak istemesiyle ilgiliydi. Scholz, bunun anayasada belirtilen “Bütçeyi aşma kararı” gerekçesiyle yapılabileceğini düşünse de, Lindner farklı fikirdeydi. Lindner, anayasada yer alan “Borçlar freni” ilkesine ilişkin görev yeminine bağlı olduğunu belirtti. Scholz bu bütçe ile Ukrayna’ya yapılan yardımı genişletmeyi ve Alman ekonomisinin desteklenmesine yönelik bir paket oluşturulmasını istiyor. Bu paketin, daha düşük enerji fiyatları ve bir yatırım priminden oluşması düşünülüyor. Lindner Scholz’u, FPD ve kendisi ile olan işbirliğini bozmakla ve koalisyonun “hesaplanarak dağılmasına” neden olmakla suçluyor.
Yeşiller partisindeki koalisyon ortakları ne düşünüyor?
Şansölye Yardımcısı ve Ekonomi Bakanı Robert Habeck ve Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, koalisyonun dağılması hakkında basına birlikte verdikleri bir demeçte, bu durumun kendi bakış açılarına göre gereksiz olduğunu belirttiler. Çözüm olanakları bulunmasına rağmen, FDP’nin “bu yolu seçmeye hazır olmadığını” ifade ettiler. Habeck’in erken seçimler hakkındaki yorumları ise şu şekilde: “ABD’de olanları, nefret ve kışkırtmanın, popülizm ve ayrışmanın seçim kampanyalarını ve siyasi tartışmaları nasıl zehirlediğini gördük. Almanya bunu daha farklı yapabilir ve Almanya bunun daha iyisini yapacak.”
Şimdi Almanya’da gelişmeler nasıl devam edecek?
Almanya Şansölyesi Federal Meclis’e “Güvenoyu Yoklaması” talebini sundu. Anayasa’nın 68. maddesine göre Federal Şansölye, güvenoyu yoklaması yoluyla, politikalarının Federal Meclis tarafından desteklenip desteklenmediğini, dolayısıyla parlamento çoğunluğunun onayını alıp almadığını öğrenecek. Parlamentonun çoğunluğunun onay vermemesi durumunda Federal Cumhurbaşkanı, Federal Şansölye’nin önerisi üzerine 21 gün içinde Federal Meclis’i feshedebilir ve sonrasında erken seçimler gerçekleştirilir.
Hükümet çalışmaya nasıl devam edecek?
Federal Şansölye görevini sürdürürken, SPD ve Yeşiller de azınlık hükümeti olarak çalışmaya devam edecek. FDP tarafından yönetilen bakanlıkları, SPD’nin ve Yeşiller’in politikacıları devralacak. Koalisyonun dağılmasına rağmen Scholz, yön belirleyici olarak gördüğü ve gecikmemesi gerektiğini düşündüğü yasaları yıl sonuna kadar oylamaya sunmak istediğini belirtti. Sanayiye yönelik bir acil tedbir paketi de bunların arasında bulunuyor. Ancak bu planların gerçekleştirilebilmesi için Federal Meclis’te çoğunluğun sağlanması gerekiyor; bu da muhalefetin katılımı olmadan pek mümkün gözükmüyor.
Bu Almanya tarihinde daha önce yaşandı mı?
Federal Almanya Cumhuriyeti tarihinde daha önce üç kez erken seçim yapıldı: 1972, 1983 ve 2005 yıllarında. Federal Şansölye Willy Brandt SPD lideriydi ve 1972 yılında güvenoyu yoklaması yaptı. Bu olayın arkasında, parlamentoda Brandt’ın doğu politikasına olan desteğin giderek azalması yatıyordu. Brandt niyeti olan güvenoyu yoklamasını kaybetti. Yeniden yapılan seçimlerde tekrar şansölye olarak seçilmişti. 1982 yılında, dönemin Federal Şansölyesi SPD üyesi Helmut Schmidt, aralarında ekonomi ve güvenlik politikalarında görüş ayrılıklarının da bulunması nedeniyle yapıcı güvensizlik oyu aldı. Parlamentonun çoğunluğunun Schmidt’ten güvenoyu desteğini çekmesiyle, CDU’dan Helmut Kohl şansölye oldu. Kohl şansölyeliğini daha da meşrulaştırmak için hemen güvenoyu yoklamasını devreye soktu. Sonrasında yapılan yeniden seçimlerde Kohl, şansölye seçildi. 2005 yılında Federal Şansölye Gerhard Schröder (SPD) güvenoyu yoklaması istedi ve oylamayı kaybetti. Aynı yıl gerçekleşen erken seçimleri CDU/CSU’nun kazanmasıylaAngela Merkel’in 16 yıl iktidarda kaldığı dönem başladı.