Ana içeriğe geç

Demokrasiyi öğrenmek

Katılımcılık ve müdahil olmak çocukluktan öğrenilmeli: Anaokullarında ve ilköğretimde siyasi eğitim.

Klaus Lüber, 07.02.2022
Anaokulunda öğrenme
Anaokulunda öğrenme © Robert Kneschke - stock.adobe.com

Siyasal eğitim, işleyen bir demokrasi için temel bir gerekliliktir. Ayrıca çocukların ve gençlerin demokrasi olayıyla mümkün olduğunca erken tanıştırılması gerektiği konusunda da hiçbir şüphe yoktur. Tabii şu soruyu sormak gerek: Hangi içerik hangi yaş grubuna uygundur? Ve de temel demokratik değerler nasıl kazandırılabilir? Politika karmaşık bir olgudur; örneğin bir anaokulu çocuğu Almanya’daki federal sistemi nasıl anlayabilir?

Pedagog Judith Durand, “Bu soru gerçi doğru, ama burada politik eğitim kavramına fazlasıyla tek boyutlu bir bakış var” diyor. “Çocuklar İçin Pedagojik Yaklaşımlar” adlı uzmanlar grubunun ilkelerden sorumlu üyesi Durand, Alman Gençlik Enstitüsü’nde (DJI) araştırmalar yürütüyor. Üzerinde durduğu konu: Üç-altı yaş arasındakiler, ileride demokrasi pratiğinde yönlendirici etki yapmalarını sağlayacak temel becerileri nasıl öğrenebilirler. “Bilgi aktarmanın yanı sıra, deneyimle öğrenilmeyi sağlamak da politik eğitimin görevleri arasında. İşte en küçüklerde başlayabileceğimiz şey de tam olarak bu.” Durand, demokrasinin “aynı zamanda günlük yaşamda birliktelik kültürüne yansıyan bir yaşam biçimi” olduğunu vurguluyor.

Olması gereken, günlük hayatla iç içe deneyimsel bir öğrenmedir.
Leonhard Birnbacher, BiLDe

Durand’ın meslektaşı Leonhard Birnbacher, DJI’deki “Çocuk ve Çocuklara Destek” bölümünde, “En Küçüklerle Eğitim ve Demokrasi” (BilDE) projesinde bilim sorumlusu. Bu bakış açısının ne anlama geldiğini şöyle açıklıyor: “Olması gereken; eşitlik, katılım veya hoşgörü gibi demokratik değerleri deneyimleyerek öğrenmeleri. Buna günlük yaşamda çatışma durumları üzerinde çocuklarla birlikte çalışmakla başlanabilir. Ya da onları günlük yaşamda kararlara dahil etmekle; örneğin çocukların hazırlanacak yemek konusunda söz sahibi olmalarına imkan verilmesi veya seçim sürecini eğlenceli bir şekilde ele alabilecekleri – kendi seçim afişlerini tasarlamak dahil – çocuk konseyi seçimleri yapmak gibi.”

Judith Durand’a göre burada esas olan şey, eğitim kadrosunun kendisinin demokratik değerleri yaşama konusunda – hem kendi aralarında hem de çocuklarla – nasıl bir örnek oluşturduğudur: “Birtakım kurallar getirilmiş ise, ekip de bunlara bağlı kalmalıdır. Bir çocuğun kreşte yaşayabileceği pedagojik açıdan en verimsiz deneyimlerden biri şudur: Ben düşüncemi söyledim, ama onlar nasılsa istedikleri gibi yapıyorlar.”

© www.deutschland.de

You would like to receive regular information about Germany? Subscribe here: