İnternet bir tuzağa dönüştüğünde
İnternet bize sayısız olanaklar sunuyor. Fakat aşırı tüketim ağır psikolojik yükleri beraberinde getirebiliyor.

Sanal mutluluğun pek çok yüzü var: Bir bilgisayar oyunundaki olağanüstü zafer, beğenilen bir gönderi veya indirimli bir online alışveriş. Fakat daha fazlasına olan iştah hızlı bir şekilde kabarır, daha fazla adrenalin, daha fazla etkileşim, daha çok indirimli ürünler. Böylece uzun saatler veya hatta günler geceler uçup gidebilir. İnternet bağımlılığı genellikle kontrol edilemez hale gelene kadar sinsice gelişir, kimi zaman mağdurun ruhsal sağlığı için de ciddi sonuçlar doğurur.
İniş çıkışlı duygular bağımlılık davranışına yol açabilir
Araştırmalara göre tüm dünyada insanların yüzde yedisi internet kullanım bozukluğundan ve gençlerin yüzde üç kadarı ise WHO tarafından hastalık olarak kabul edilmiş oynama bozukluğundan muzdarip; Almanya’daki rakamlar da benzer durumda. Duisburg-Essen Üniversitesi “Genel psikoloji: Bilişsel Psikoloji” anabilim dalı başkanı Profesör Matthias Brand “Problemli internet kullanımı günlük hayatta fonksiyon bozukluklarına ve psikolojik yüklere yol açabilir ve bu da alkol bağımlılığı gibi madde bağımlılıklarıyla benzer etkilere sahip” diyor. Bunların arasında depresyon semptomları, sosyal kaygılar ve dikkat bozuklukları yer alıyor. Brand internet kullanımı sırasındaki nöral süreçleri de araştırıyor.

Kompulsif tüketim – bağımlılık yolunda ilk adım
Brand “İnternet bağımlılığı olan insanlarda beynin ödül sistemi ile kontrol mekanizmaları arasında bir bir dengesizlik görüyoruz” diye açıklıyor. Madde bağımlılığında olduğu gibi ödül sistemi aşırı aktif durumdayken dürtü kontrolü becerisi zayıflamış oluyor. Bu değişiklikler hastanın kompulsif biçimde, hatta negatif etkileri fark etmesine rağmen tüketime devam etmesine yol açabiliyor.
“Paniğe gerek yok” – her tutku bağımlılık değildir
Federal Sağlık Eğitimi Merkezi’nin yapmış olduğu bir çalışmanın verileri, Almanya’da haftalık ortalama dijital medya kullanımının 18 ile 25 yaş arası genç erkeklerde son dört yılda dört saatten 2023 yılında 29 saate yükseldiğini gösteriyor.
Fakat çevrimiçi ortamda çok vakit harcayan herkeste bağımlılık gelişmiyor. Brand, “paniğe gerek olmadığını” vurguluyor: “Çoğu insan interneti kabul edilebilir ölçülerde kullanıyor.” Ayrıca genetik yatkınlık, düşük otokontrol ve erken çocukluk döneminde yaşanan deneyimler gibi kişisel faktörlerin de riski etkilediğini belirtiyor. Mesleki stres, sosyal destek eksikliği ya da ailevi problemler gibi harici faktörler de önemli bir rol oynuyor.
Yardım mümkün – internet bağımlılığı tedavi edilebilir
İyi haber şu: İnternet bağımlılığı otokontrolü güçlendiren ve duyguları dengelemeye yönelik alternatif stratejiler sağlayan psikoterapötik yaklaşımlarla tedavi edilebilir bir hastalık. Ve okullardaki önleyici tedbir programları, risk altındaki çocukların ve gençlerin korunması için erken dönemde dijital medyaların bilinçli kullanımı konusunda yardımcı olabilir.